Pandemiyle hızlanan dijitalleşme yatırımları ile birlikte Türk sigorta sektöründe rekabet farklı bir boyuta taşındı. Sadece fiyat odaklı büyüme politikaları yerine prim üretimi, hasar tespiti ve müşteri kazanımında yeni nesil teknolojilere yatırım yapanlar rekabette avantajı yakalıyor. Çünkü yapay zeka tabanlı uygulamalar etkin ve hızlı hizmetin yanı sıra şirketlerin verimliliğini de artırıyor. Yaklaşık 30 yıldır sigortacılık sektörüne yönelik teknolojiler üreten SFS Yazılım ve Danışmanlık Genel Müdürü Murat Atıcı da ‘dijital dönüşüm ve değişimin’ sektörü büyüteceğine inanıyor. Zaten dünyadaki gidişata da bakılırsa; şirketler dijital sigortacılığa ilişkin yatırımlarını artırmış durumda. Atıcı, şu anda 100 milyar dolar civarında olan dijital yatırım büyüklüğünün 2026’ya kadar 170 milyar dolara ulaşacağını tahmin ediyor. Özellikle önümüzdeki dönemde sigorta sektöründe global olarak önemli yapay zeka yatırımları olacağını öngörüyor. Türkiye’ye baktığımızda ise sigorta sektöründe dijitalleşmeye ilişkin tam bir ölçümleme bulunmuyor. Atıcı’ya göre, Türk sigorta sektörünün dijitalleşme serüveni henüz yeni başladı. Özellikle pandemi sürecinde uzaktan çalışmanın getirdiği zorunluluklar ve fırsatlar ile birlikte Türk sigorta şirketleri de dijitalleşme alanındaki yatırımlarını hızlandırdı.
Murat Atıcı – SFS Yazılım ve Danışmanlık Genel Müdürü
Atıcı, Türk sigorta sektöründe dijitalleşme yatırımları hızlansa da henüz gidilecek çok yol olduğunu düşünüyor.
Atıcı, dijitalleşme yatırımlarının Türkiye’de özellikle müşteri etkileşimi ile başladığına işaret ediyor. Eskiden çağrı merkezleri aracılığıyla iletilen hasar ihbar işlemleri ve poliçe tekliflerinde artık akıllı sigortacılık uygulamaları devreye girdi. Robotlar, akıllı asistanlar, webchat ve whatsapp uygulamaları üzerinden yapılan entegrasyonları, sigorta sektöründe sadece müşteriler değil tüm paydaşlar ile olan etkileşime de yeni bir boyut kazandırdı. Tabii teknolojinin gelişim hızına ve dünyadaki trendlere bakılırsa gidilecek daha çok yol var…YAZILIM EN ÖNEMLİ YATIRIM
SFS Yazılım da bu anlamda ‘elini taşın altına koyarak’ ürettikleri yapay zeka tabanlı sigortacılık çözümleri ile rekabetin içinde yer alıyor. “Her ne kadar yazılım şirketi olsak da sigortacılık bizim DNA’mızda var” diyen Atıcı’ya göre, üretim sektöründe nasıl fabrika yatırımı önemliyse, finans sektöründe de IT sistemleri ve yazılım en önemli yatırımlardan birisi… 1992’de Gültekin Günal ve Ercan Turfan tarafından kurulan SFS Yazılım, İstanbul Teknik Üniversitesi Teknokent’te faaliyetlerini sürdürüyor. Şirket, aralarında HDI, Sompo Sigorta, Türk Nippon Sigorta, Ray Sigorta, Ankara Sigorta, Gulf, Quick ve Magdeburger Sigorta’nın da yer aldığı Türkiye’nin önde gelen 15 sigorta şirketine, A’dan Z’ye ihtiyaç duyabileceği çözümler sunuyor. Temel sigortacılık ve dijital sigortacılık ürünleri ile pazarda yüzde 25 paya sahip olduklarını söyleyen Atıcı, “Sektöre yeni giren veya yeni lisans alacak olan sigorta şirketleri mutlaka kapımızı çalar” diyor.SAHTECİLİĞİ ÖNLEYECEK
Atıcı’ya göre dijitalleşmenin bir diğer boyutu ise akıllı fiyatlama. Yani riskin hesaplanmasında yapay zeka tabanlı uygulamalar devreye girecek. SFS Yazılım da bu alandaki yatırımlarını hızlandırmış. Özellikle sahteciliğin önlenmesi konusunda yapay zeka yatırımları gelecekte önemli bir yer tutacak. 2030’lu yıllarda dünya genelinde sigorta şirketlerinin riskin hesaplanması ve sahteciliğin önlenmesi konusunda tamamen yapay zeka kullanımına geçeceğini tahmin eden Atıcı, bunun da 360 milyar dolar gibi ciddi oranda bir maliyet avantajı sağlayacağını öngörüyor.HASARI ARABANIZ BİLDİRECEK!
Akıllı asistanlar, mobil uygulamalar, robotlar derken dijital sigortacılıkta bir adım ötesi de yeni nesil teknolojiler olacak. İnternet nasıl hayatımızı değiştirdiyse; nesnelerin interneti, 5G, yapay zeka, blok zincir, büyük veri ve robotlar da çok farklı bir dünyanın kapısını açacak. Özellikle 5G teknolojisine geçişle birlikte nesnelerin interneti gibi süreçler hızlanacak. Otomobilinizin sistemi dinlemesi veya oluşacak bir hasarı önceden tespit ederek kullanıcısını uyarması… Hasar olduğunda sigorta şirketini arayıp hasarın boyutuna ilişkin bilgi vermesi… Giyilebilir teknolojiler ile saatimiz veya cep telefonumuz aracılığıyla sağlığımızın ne durumda olduğunun takip edilmesi ve buna yönelik prim hesaplamalarının yapılması… ABD ve Avrupa’da bu tip teknolojiler kullanılmaya başlamış. Atıcı, gelecek dönemde yavaş yavaş Türkiye’de de bu yönde gelişmeler olacağını öngörüyor. Aslında dijitalleşme ile birlikte hizmetler bir yandan hızlanırken, bir yandan da hasar oluşmadan hasarın giderilmesine yönelik uygulamalar ile sektör aslında ‘proaktif sigortacılık’ olarak adlandırabileceğimiz farklı bir yöne doğru evriliyor. Çünkü hasar sonuçta istenmeyen bir şey. Sigorta şirketleri, geliştirecekleri ürün ve hizmetler ile hasarları önceden önlese bu hem sektöre hem sigortalılara hem de ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacak.INSURETECH GİRİŞİMLER ARTACAK
Peki, hızlanan dijitalleşme yatırımları ile birlikte sigorta sektöründeki gelişim hangi yöne doğru evriliyor? Atıcı’ya göre, iki tip sigorta şirketinden söz etmek mümkün. Birincisi; dijitalleşen şirketler. İkincisi ise teknoloji şirketi olup sigorta şirketine dönüşen yani insuretech denilen yapılar. Dünya genelinde gözlenen bu eğilimin yavaş yavaş ülkemizde de oluştuğunu ve gelecek dönemde insuretech şirketlerin artacağını söyleyen Atıcı, “Biz de aslında bir insuretech şirketiyiz. Direkt sigorta üretimi yapmıyoruz ama sigorta şirketlerine hizmet ediyoruz. Aynı bir sigorta şirketinin hasar, poliçe, tahsilat departmanı gibi çalışıyoruz. Şirketin içindeki arkadaşlarımız sigortacılığı biliyor ve o sigortacılık bilgisiyle yazılım üretiyor” diyor.Murat Atıcı – SFS Yazılım ve Danışmanlık Genel Müdürü