Biz sektörün en büyük okulundan biriyiz. Bizimle birlikte çalışan tüm arkadaşlarımızın kariyer hedeflerine yön verip hayatlarına dokunabildiğimiz için gurur duyuyoruz.
Ankara Sigorta’da Bilgi İşlem Müdürü olan mezunumuz Murat Emanet’in anlattıklarını okumaya ne dersiniz?
-Sizi biraz tanıyabilir miyiz?
33 yaşındayım. Bilgisayar Programcılığı mezunuyum. Şu anda da İşletme Bölümü’nde okuyorum. İş hayatıma SFS’de stajyer olarak başladım. Ardından SFS’de kadrolu olarak çalışmaya başladım. SFS’nin Ray Sigorta, Unico Sigorta (o zamanki adıyla Aviva Sigorta), Liberty Sigorta, Gulf Sigorta projelerinde görev aldım. 8,5 yıl SFS’de çeşitli görevlerde çalıştıktan sonra Ankara Sigorta’ya geçtim. Bilgi İşlem Müdür Yardımcılığı yaptım ve şu anda da Ankara Sigorta’da Bilgi İşlem Müdürlüğü yapıyorum.
-Daha önceden SFS’de çalışıp şu anda sektörde önemli görevlerde yer alan birçok yönetici var. Bu açıdan bakarsak SFS’yi bir okul olarak tanımlayabilir miyiz?
Kesinlikle tanımlayabiliriz. SFS’nin bana kazandırdığı çok şey var. Ama tabii bu kazanım kişinin kendisi ile de alakalı. SFS bir şekilde sizi bilgi havuzunun içine sürüklüyor. Kişi, SFS’de kendini bir bilgi havuzunda buluyor. Ama burada önemli olan kişinin o havuzda ne kadar yüzebildiği. Bilgi havuzundan yeterince faydalanamayanlar için SFS ile yol ayrımı en başta gerçekleşiyor zaten. Bunun değerini anlayabilmek önemli. Özellikle yeni nesil daha az iş, daha çok para odaklı ama öncelik bilginin ve öğrenmenin değeri olmalı. SFS’de kişinin çok fazla bilgi edinebilme şansı var. Örneğin; sigorta şirketlerinin hasar, tahsilat, satış, muhasebe… gibi birimleri var. Sigorta şirketlerinde çalışanlar bu alanlardan birinde uzmanlaşıyorlar ama SFS’de bunların tamamına bir şekilde hâkim olmak durumdasınız. Dolayısıyla SFS, öğrenmek isteyen için gerçekten kapsamlı bir okul. Eski SFS’liler olarak sigorta sektöründe farklı alanlarda çalışmaya devam ediyoruz ve arkadaşlıklarımız da hâlâ devam ediyor. Çoğu zaman birbirimize bir şeyler danışıyoruz. Burada kriter o şirketin SFS sistemi kullanıp kullanmaması değil. Çünkü kendini geliştirilebilenler, şirketlerinde farklı bir yazılım kullanılsa bile başarı gösterebiliyorlar. Çünkü, SFS sistemi hepsinin temeli gibi aslında. Temeli bilen diğerlerine de adapte olabiliyor.
-SFS’yi rakiplerinden ayıran en önemli özelliği sizce nedir?
Basitçe anlatmak gerekirse bir şirket en ufak bir değişikliği sigorta şirketine uygulayabilmek için kod değiştirmek, kurulum yapmak durumunda kalıyor. Ama SFS sistemini kullanan sigorta şirketleri bunu yapmak için çoğu zaman SFS’ye bile ihtiyaç duymuyor. Gerekli geliştirmeleri, akışı kendileri yapabiliyorlar sistem sayesinde. Sistemin size sağladığı bir kurgu var ve onun çerçevesi içinde istediğiniz şekilde gerekli değişiklikleri yapabiliyorsunuz. SFS sistemi bir çerçeve içinde kullanıcılarına özgürlük tanıyor. Çok hızlı bir şekilde sistemi adapte edebiliyorsunuz. Bu, satış anlamında şirketlere ciddi avantaj sağlıyor. Çünkü ayda en az bir kere tarife değişiyor ya da hazinenin, SBM’nin (Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi) zorunlu kıldığı değişiklikler olabiliyor. SFS sistemi sayesinde biz bunlara hemen uyum sağlayabiliyoruz. Çoğu zaman duyarsınız bazı şirketlerin yetişememesi nedeniyle ötelemeler yaşanıyor. Bunun nedeni başka sistemleri kullanan şirketlerin kod değiştirmek durumunda kalmaları. Kod değişince sistemin bütün temel parçalarını test etmek zorundasınız. Ama bizim böyle bir ihtiyacımız yok. Basit bir ekran testi ile hemen çözümleyip canlı ortama taşıyabiliyoruz. O yüzden SFS sistemi kullanmak gerçekten çok avantajlı.
Ankara Sigorta’da Bilgi İşlem Müdürü olan mezunumuz Murat Emanet’in anlattıklarını okumaya ne dersiniz?
-Sizi biraz tanıyabilir miyiz?
33 yaşındayım. Bilgisayar Programcılığı mezunuyum. Şu anda da İşletme Bölümü’nde okuyorum. İş hayatıma SFS’de stajyer olarak başladım. Ardından SFS’de kadrolu olarak çalışmaya başladım. SFS’nin Ray Sigorta, Unico Sigorta (o zamanki adıyla Aviva Sigorta), Liberty Sigorta, Gulf Sigorta projelerinde görev aldım. 8,5 yıl SFS’de çeşitli görevlerde çalıştıktan sonra Ankara Sigorta’ya geçtim. Bilgi İşlem Müdür Yardımcılığı yaptım ve şu anda da Ankara Sigorta’da Bilgi İşlem Müdürlüğü yapıyorum.
-Daha önceden SFS’de çalışıp şu anda sektörde önemli görevlerde yer alan birçok yönetici var. Bu açıdan bakarsak SFS’yi bir okul olarak tanımlayabilir miyiz?
Kesinlikle tanımlayabiliriz. SFS’nin bana kazandırdığı çok şey var. Ama tabii bu kazanım kişinin kendisi ile de alakalı. SFS bir şekilde sizi bilgi havuzunun içine sürüklüyor. Kişi, SFS’de kendini bir bilgi havuzunda buluyor. Ama burada önemli olan kişinin o havuzda ne kadar yüzebildiği. Bilgi havuzundan yeterince faydalanamayanlar için SFS ile yol ayrımı en başta gerçekleşiyor zaten. Bunun değerini anlayabilmek önemli. Özellikle yeni nesil daha az iş, daha çok para odaklı ama öncelik bilginin ve öğrenmenin değeri olmalı. SFS’de kişinin çok fazla bilgi edinebilme şansı var. Örneğin; sigorta şirketlerinin hasar, tahsilat, satış, muhasebe… gibi birimleri var. Sigorta şirketlerinde çalışanlar bu alanlardan birinde uzmanlaşıyorlar ama SFS’de bunların tamamına bir şekilde hâkim olmak durumdasınız. Dolayısıyla SFS, öğrenmek isteyen için gerçekten kapsamlı bir okul. Eski SFS’liler olarak sigorta sektöründe farklı alanlarda çalışmaya devam ediyoruz ve arkadaşlıklarımız da hâlâ devam ediyor. Çoğu zaman birbirimize bir şeyler danışıyoruz. Burada kriter o şirketin SFS sistemi kullanıp kullanmaması değil. Çünkü kendini geliştirilebilenler, şirketlerinde farklı bir yazılım kullanılsa bile başarı gösterebiliyorlar. Çünkü, SFS sistemi hepsinin temeli gibi aslında. Temeli bilen diğerlerine de adapte olabiliyor.
-SFS’yi rakiplerinden ayıran en önemli özelliği sizce nedir?
Basitçe anlatmak gerekirse bir şirket en ufak bir değişikliği sigorta şirketine uygulayabilmek için kod değiştirmek, kurulum yapmak durumunda kalıyor. Ama SFS sistemini kullanan sigorta şirketleri bunu yapmak için çoğu zaman SFS’ye bile ihtiyaç duymuyor. Gerekli geliştirmeleri, akışı kendileri yapabiliyorlar sistem sayesinde. Sistemin size sağladığı bir kurgu var ve onun çerçevesi içinde istediğiniz şekilde gerekli değişiklikleri yapabiliyorsunuz. SFS sistemi bir çerçeve içinde kullanıcılarına özgürlük tanıyor. Çok hızlı bir şekilde sistemi adapte edebiliyorsunuz. Bu, satış anlamında şirketlere ciddi avantaj sağlıyor. Çünkü ayda en az bir kere tarife değişiyor ya da hazinenin, SBM’nin (Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi) zorunlu kıldığı değişiklikler olabiliyor. SFS sistemi sayesinde biz bunlara hemen uyum sağlayabiliyoruz. Çoğu zaman duyarsınız bazı şirketlerin yetişememesi nedeniyle ötelemeler yaşanıyor. Bunun nedeni başka sistemleri kullanan şirketlerin kod değiştirmek durumunda kalmaları. Kod değişince sistemin bütün temel parçalarını test etmek zorundasınız. Ama bizim böyle bir ihtiyacımız yok. Basit bir ekran testi ile hemen çözümleyip canlı ortama taşıyabiliyoruz. O yüzden SFS sistemi kullanmak gerçekten çok avantajlı.