SFS Poliçe Sistemleri Yazılım Geliştirme Müdürü Bahtiyar Uysal, SFS’nin sigorta sektörünün ihtiyaçlarına uygun teknolojik çözümleri sağlayan ilk şirket olduğunu belirterek, “Bunu sağlayabilmemizdeki en önemli faktör, SFS’nin değişim yönetimine verdiği önem ve değişim yönetimi için geliştirdiği araçlar” diye konuştu.
Teknolojinin gelişim haritasıyla ilgili görüşlerini aktaran SFS Poliçe Sistemleri Yazılım Geliştirme Müdürü Bahtiyar Uysal, Kaptan Kirk ve Mr. Spock’ın “ışınlanma” ile hayatımıza girmesinden bu yana 50 yıl geçtiğini hatırlatarak ”Bilim kurgu hayranı Gene Roddenberry’nin 1964’de 43 yaşındayken ilk taslağını yazdığı senaryo, 1966’da Uzay Yolu (Star Trek) dizisine dönüştüğünden beri gelecek tahminleri yapma konusunda ufkumuz açıldı. Özellikle 80’li ve 90’lı yıllarda hemen hemen her dergi ve gazetede milenyumda olabilecekleri okuduk. İnsanoğlu birçok konuda tahmin edilenin de ötesine geçti ancak bazı öngörüler de beklenildiği gibi olmadı. İnternet ve yazılım dünyasında kesinlikle beklenenin üzerinde işler yapıldığını söyleyebiliriz” diye konuştu. “Başka şehirdeki akrabalarımızın yanına ışınlanamasak da, henüz evimize uçan arabalar ile gidemesek de hepimiz iflah olmaz birer teknoloji tutkunuyuz artık” diyen Uysal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geleceği belirleyen ideallerden çok, ihtiyaçlar oldu aslında. Tıpkı inşaat mühendisi olan Konrad Zuse’nin statik hesaplarını yapmak için ihtiyaç duyduğu programlanabilir bilgisayarı icat etmesi gibi. Günümüzde yapılanlara baktığımızda insanların uçmaktan çok iletişime ihtiyacı varmış desek yanlış olmayacaktır. Microsoft’un kurucusu Bill Gates, her cepte bilgisayar olacağını öngörmüştü ancak mobil cihazların işletim sistemindeki liderliği Google’ın Android’ine kaptırdı.” Günümüzde bir fikri hayata geçirebilmenin, o fikri ortaya çıkarmaktan çok daha önemli hale geldiğini belirten Uysal, “Baş döndürücü bir hızla gelişen teknoloji için bu söz çok daha anlamlı bir hale geliyor. Özellikle yazılım üreten teknoloji şirketlerinde yazılımın kullanıcıya ulaşma süresi giderek daha fazla önem kazanıyor. Yazılımı kullanıcıya ulaştırdıktan sonra da iş bitmiyor. Gerek yasal düzenlemeler gerekse müşteri ve pazar ihtiyaçları gereği sık sık güncelleme yapmak gerekiyor. Bu noktada devreye Uygulama Yaşam Döngüsü ve Değişim Yönetimi giriyor. Değişim Yönetimi, Uygulama Yaşam Döngüsü Yönetimi (UYY) içinde çok önemli bir yere sahip” şeklinde konuştu.
%400’e varan hızlanma: Teklifler artık daha kısa sürede hesaplanabiliyor. Daha hızlı poliçeleşme süreci, daha fazla poliçe adedi ve daha fazla satış anlamına gelen bu yenilik hem dağıtım kanalları hem de müşteriler için zaman tasarrufu da sağlamış oluyor.
SFS Script geliştiricileri için yeni özellikler: SFS’nin Tümleşik Geliştirme Ortamına (Integrated Development Environment) IntelliSense ve Sözdizimi (syntax) özellikleri eklendi. Bu sayede Tümleşik Geliştirme Ortamımız daha da güçlü ve konforlu hale geldi. IntelliSense yani otomatik tamamlama özelliği sayesinde çok kolay geliştirme yapılabilmesi, Sözdizimi doğrulama özelliği sayesinde geliştirme aşamasında yazım hatalarının minimize edilmesi sağlandı. SFS Script geliştiriciler sayesinde tüm kullanıcılar zamandan tasarruf ederek konforlu geliştirme yapmanın keyfini sürüyor.
Daha az kaynak kullanımı: İşlemci ve geçici hafızaya (ram) düşen yük azalarak sunucu başına düşen birim iş sayısı 5’e katlandı. Bu sayede daha az sunucu ile hizmet verip kaynak tasarrufu sağlanabiliyor.
Teknolojinin gelişim haritasıyla ilgili görüşlerini aktaran SFS Poliçe Sistemleri Yazılım Geliştirme Müdürü Bahtiyar Uysal, Kaptan Kirk ve Mr. Spock’ın “ışınlanma” ile hayatımıza girmesinden bu yana 50 yıl geçtiğini hatırlatarak ”Bilim kurgu hayranı Gene Roddenberry’nin 1964’de 43 yaşındayken ilk taslağını yazdığı senaryo, 1966’da Uzay Yolu (Star Trek) dizisine dönüştüğünden beri gelecek tahminleri yapma konusunda ufkumuz açıldı. Özellikle 80’li ve 90’lı yıllarda hemen hemen her dergi ve gazetede milenyumda olabilecekleri okuduk. İnsanoğlu birçok konuda tahmin edilenin de ötesine geçti ancak bazı öngörüler de beklenildiği gibi olmadı. İnternet ve yazılım dünyasında kesinlikle beklenenin üzerinde işler yapıldığını söyleyebiliriz” diye konuştu. “Başka şehirdeki akrabalarımızın yanına ışınlanamasak da, henüz evimize uçan arabalar ile gidemesek de hepimiz iflah olmaz birer teknoloji tutkunuyuz artık” diyen Uysal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geleceği belirleyen ideallerden çok, ihtiyaçlar oldu aslında. Tıpkı inşaat mühendisi olan Konrad Zuse’nin statik hesaplarını yapmak için ihtiyaç duyduğu programlanabilir bilgisayarı icat etmesi gibi. Günümüzde yapılanlara baktığımızda insanların uçmaktan çok iletişime ihtiyacı varmış desek yanlış olmayacaktır. Microsoft’un kurucusu Bill Gates, her cepte bilgisayar olacağını öngörmüştü ancak mobil cihazların işletim sistemindeki liderliği Google’ın Android’ine kaptırdı.” Günümüzde bir fikri hayata geçirebilmenin, o fikri ortaya çıkarmaktan çok daha önemli hale geldiğini belirten Uysal, “Baş döndürücü bir hızla gelişen teknoloji için bu söz çok daha anlamlı bir hale geliyor. Özellikle yazılım üreten teknoloji şirketlerinde yazılımın kullanıcıya ulaşma süresi giderek daha fazla önem kazanıyor. Yazılımı kullanıcıya ulaştırdıktan sonra da iş bitmiyor. Gerek yasal düzenlemeler gerekse müşteri ve pazar ihtiyaçları gereği sık sık güncelleme yapmak gerekiyor. Bu noktada devreye Uygulama Yaşam Döngüsü ve Değişim Yönetimi giriyor. Değişim Yönetimi, Uygulama Yaşam Döngüsü Yönetimi (UYY) içinde çok önemli bir yere sahip” şeklinde konuştu.
‘DEĞİŞİM YÖNETİMİNE ÖNEM VERİYORUZ’
Bahtiyar Uysal, “İster yasal düzenleme gereği olsun ister pazar dinamikleri gereği olsun müşterisine ilk ulaşan olmak için zamanla yarışan sigorta şirketlerinin çözüm ortağı SFS, sigorta sektörünün ihtiyaçlarına uygun teknolojik çözümleri ilk sağlayan şirket olmuştur” diyerek bunu sağlayabilmelerindeki en önemli faktörün, SFS’nin ‘Değişim Yönetimi’ne verdiği önem ve Değişim Yönetimi için geliştirdiği araçlar olduğunu aktardı. SFS’nin Değişim Yönetimindeki en önemli özelliklerinden birisinin “Geçerlilik Tarihi” olduğunu söyleyen Bahtiyar Uysal bu özelliği ise şöyle anlattı: “Tüm sistemi bütün modülleriyle birlikte çepeçevre sararak prim hesabından risk kabul kriterlerine, basım dizaynından eksper atama kurallarına, Türkiye Sigorta Birliği’nin yayınladığı araç değer listesine kadar her yerde kullanılıyor. Bu özellik sayesinde, belirli bir tarihten sonra devreye girmesi gereken geliştirmeler veya değişiklikler, zamanı geldiğinde tıkır tıkır çalışan bir mekanizma olarak devreye giriyor. Tüm ekranlarda yer alan geçerlilik tarihini değiştirerek sanki ilgili tarih gelmiş gibi simülasyon yapılabiliyor. Gece yarılarına kadar nöbet tutup, test veya kurulumlar yapmaya gerek kalmıyor. Günler öncesinden test ve kurulum yapılmış oluyor ve siz bir sonraki işinize odaklanabiliyorsunuz. Bu sayede zamanınızı etkin ve verimli kullanarak yasal zorunlulukları veya pazar fırsatlarını kaçırmıyor, pazardaki yerinizi tam zamanında alarak müşterinize ulaşmış oluyorsunuz.”MÜŞTERİLERİN HAYATI KOLAYLAŞIYOR
SFS’nin farklı ortamları birbiriyle tekli ve çoklu olarak karşılaştırıp farkları bularak eşitlemeye yarayan bir diğer pratik kurulum aracı ile kullanıcıların hayatını kolaylaştırmaya devam ettiğini belirten Uysal, kurulum aracının sağladığı kolaylıklar için şunları söyledi: “İki veri kaynağı arasındaki farkları bularak, kullanıcının kolayca anlayabileceği formatta kullanıcıya görsel olarak sunabiliyor. Böylece kullanıcı, eşitlemeyi kolayca yapabiliyor. Kaynak ve hedef veri kümeleri farklı veri tabanında yer alan, birbiriyle ilişkili tablolar olabileceği gibi xml veya json şeması veya metin dosyası da olabiliyor. Basım dizaynları, ürün tarifeleri ve parametre tablolarının ilişkilerini ön tanımlı olarak biliyor. Ortamlar arası ürün tarifesi, basım dizaynı ve parametre gibi veri taşıma işlemleri rahatlıkla yapılabiliyor. Geliştirme ve değişiklik taşınmak istenirse tarih aralığı, kullanıcı veya kullanıcı grubu kriterleri belirtilebiliyor.” Uysal, SFS’yi tercih eden tüm sigorta şirketlerinin, bu yeniliklerle birlikte kısa sürede ürünlerini geliştirebildiklerine dikkat çekerek, “İş süreçlerini geliştirebilmek için zaman ayırabilmenin konforunu yaşıyorlar” şeklinde konuştu.SFS ÇÖZÜMLERİNİN AVANTAJLARI
Bahtiyar Uysal, SFS’nin Ar-Ge çalışmalarıyla altyapısını gün geçtikçe geliştirerek, yeni teknoloji geliştirme yarışında rakiplerine kıyasla daima öncü olduğunu ve kural motorunu %100 geriye uyumlu olarak yeniden yorumladığını vurguladı. Çalışmanın SFS çözümlerini tercih eden şirketlere birçok avantaj sağladığından bahseden Uysal, yapılan geliştirmeleri ve sağladıkları avantajları üç ana başlık altında topladı:%400’e varan hızlanma: Teklifler artık daha kısa sürede hesaplanabiliyor. Daha hızlı poliçeleşme süreci, daha fazla poliçe adedi ve daha fazla satış anlamına gelen bu yenilik hem dağıtım kanalları hem de müşteriler için zaman tasarrufu da sağlamış oluyor.
SFS Script geliştiricileri için yeni özellikler: SFS’nin Tümleşik Geliştirme Ortamına (Integrated Development Environment) IntelliSense ve Sözdizimi (syntax) özellikleri eklendi. Bu sayede Tümleşik Geliştirme Ortamımız daha da güçlü ve konforlu hale geldi. IntelliSense yani otomatik tamamlama özelliği sayesinde çok kolay geliştirme yapılabilmesi, Sözdizimi doğrulama özelliği sayesinde geliştirme aşamasında yazım hatalarının minimize edilmesi sağlandı. SFS Script geliştiriciler sayesinde tüm kullanıcılar zamandan tasarruf ederek konforlu geliştirme yapmanın keyfini sürüyor.
Daha az kaynak kullanımı: İşlemci ve geçici hafızaya (ram) düşen yük azalarak sunucu başına düşen birim iş sayısı 5’e katlandı. Bu sayede daha az sunucu ile hizmet verip kaynak tasarrufu sağlanabiliyor.